Bazen bir yemek için özerinim, çok zaman harcarım ama; istediğim sonuca ulaşamam bir türlü ,bazen de bir yemeğin lezzetli olacağı tutarsa, onu hiçbir engel durduramıyor.İşte Sarıgül'ümden aldığım bu tarif te onlardan biri.Komşular geldi, gitti derken yemek yapmak için az bir zamanım kaldı.Sanırım tutturamıyacağım diye başladığım yemeğim çok çok güzel olmuş.Eşim son günlerde yediğim en güzel yemekti deyince pek sevindim.
Yeniden paylaşmanın ne kadar güzel olduğunu tattım.sevgimi de ekleyerek tarifi veriyorum.Belki tarife birebir uymayabilir ama ;klasik deyimle eldeki ve evdeki imkanlara göre bazı değişiklikler yapıldı.
Malzemeler
2 adet tavuk göğsü
1 su bardağı haşlanmış nohut
2 yemek kaşığı kuş üzümü
2 çay bardağı pirinç
1 yemek kaşığı tereyağ
1 adet küçük boy soğan
üzeri için 1 yemek kaşığı mayonez
kekik ,pulbiber ,karabiber, tuz,su
Önce iç pilavı yapmak için soğanı yemeklik doğrayın.Tereyağında hafif kavurun .Birkaç damla sıvıyağ da eklerseniz parlaklık verir.Yıkanıp iyice süzülen pirinci de ekeyip tahta kaşık yardımıyla karıştırararak kavurun.Kaynamış suyuda ekledikten sonra nohut ve kuş üzümü de ilave edin.tuzunu da ayarlayıp tencerenin kapağını kapatın.Pilav tam demini almadan az sulu olacak şekilde olacak.
Diğer taraftan tavuk göğsünü de sarılabilecek şekilde bıçakla incelterek açın.iç kısma tuz ve baharatları sürün.iç pilavı üzerine koyup rulo olarak sarın.üzerini de mayonezle sıvayıp tekrar bahatarlarını sürün.Yağlanmış fırın tepsisine alıp 190 derecelik fırında üzeri nar gibi kızarana dek pişirin.çeşitli salatalarla güzel bir tabak hazırlanabilir.
AFİYET OLSUN 
4 yorum:
çok güzel olmuş canım.inan çok sevindim beğendiğinize.eee bide senin elin deyince daha da tatlanmıştır.damak zevkimiz de diğer zevklerimiz gibi çok benziyor canım arkadaşım.
Dikensiz gül gibi görsede gönül,
Ümidi aciyla bilemektir ask.
Kapaninca birgün bütün kapilar,
Vuslati ahrette dilemektir ask.
Kıvrımlı, upuzun öyle bir yol ki,
Asirlar,içinde noktadir sanki.
Belki Züleyha’dir,Yusuf’tur belki,
Belki de beyhude bir emektir ask.
Aça dursun bir gül hasret çölünde,
Bülbülün nabzidir atar gülünde,
Göçmen kus misali yarin gönlünde,
Birkaç günlügüne tünemektir ask.
Kursun geçmez,kılıç kesmez hasreti,
Yasamayan anlatamaz gurbeti,
Bazen bir ömürdür askin diyeti,
Eceli yürekte belemektir ask.
Âsigin her zaman böyledir hali,
Mecnun’u var eden Leylâ hayali,
Bîsütün önünde Ferhat misali,
Daglari kalburla elemektir ask.
yunus kara
Ellerine sağlık
Harika görünüyor.İsteyerek yapmak çok önemli o zaman daha bir lezettli oluyor bence
ama üzerine mayonez sürme fikri farklı geldi.Üzeri kızarması için sanırım.
selamlar ellerine sağlık çok leziz görünüyor,dualarınızın kabul olması dileğiyle hayırlı cumalar hayırlı geceler
Yorum Gönder